Mimar Sinan Hakkında Bilgiler

Bloggerın istatistikler bölümünden bakıyorum da, son zamanlarda en çok okunan ya da denk gelinen yazım Bomonti'ye İlk Sefer adlı yazdığım olmuş. Buradan da anlıyorum ki Msgsü'yü kazanan siz sevgili arkadaşlar, güzel bir okula geldiğinizi öncelikle biliniz. 2006 yılında girdim ben. 2011 yılında da çıktım. 5 senem geçti anlayacağınız. Hangi bölümde okursanız okuyun, Fındıklı yani ana binanın "hastası" olacaksınız. İçki içenleriniz orada şarabını, birasını alıp çok zaman geçirecek. Bazen çok küfür edeceksiniz okula. Böyle okul mu olurmuş ya! diyeceksiniz. Çoğunuz 4 senede bitiremeyecek okulu. Bana göre her bölümü,- belki güzel sanatlar dışında- 4 senede bitecek türden ama bitmiyor işte. Msgsü yaşamının içine girdiğinizde bırakması kolay olmuyor. Okul bitmeye yakınken anlayacaksınız bunu özellikle ama siz sevgili Msgsü'lü dostlar şimdilik bunu düşünmeyin! Bir de şöyle bir şey var genelde Fen-Edebiyat tayfası Msü demeyi tercih eder. Okulun eski adı. En azından ben öyle bir döneme denk geldim. Şu sıralar bu daha az dile gelmektedir.
Her okulda olduğundan daha fazla afiş göreceksiniz etrafta! Nereden biliyorsun ? diyebilirsiniz. Bir çok okulu gözlemledim, durum bu! 5 sene de bir tane güzel şenlik görmedim açıkçası hele 2011'de olan şenlik ve aslında 2010 ile beraber en berbatlarıydı. 2011 de düzenlenmedi desek yeridir. Umarım 2012 de iyi bir şenliğe denk gelirsiniz, zira sınavların bitiminin ertesinde olacak, diğer okullar gibi sınav haftasında düzenlenmiyor, son 2 senedir. Farklı bölümlerden arkadaşlarınız olacak, özellikle havalı gençler arasına girmek istiyorsanız yine bu noktada Fındıklı binasında takılmanızı tavsiye ederim. Buranın yerleşik halkıyla kültür alış-verişi yapmak sizin adınıza eğlenceli olacaktır. Dışarıdan bir deyişle diyebilirim ki bu noktada Fındıklı "uçuk-kaçık tiplerin" yuvasıdır. Oradaki herkes için bunu söylemiyorum ama hep bir marjinal olma arayışı buralarda üremiştir. Yeni gelecek Fen-Edebiyatlı arkadaşlara bir başka söyleyeceğim de, bölümünüz büyük ihtimalle Bomonti'de olacak. Aslında Taksim'e yürüyerek bile 20 dakikada gidebileceğiniz bir mesefade. Okul binası pek gösterişli ama içi o kadar da sevimli değil. Yine burada bir hatırlatma, alışında yuvanız belliyorsunuz. Ben geldiğimde Fındıklı'da olacağımı sanmıştım. Karşıma Beşiktaş'taki ufacık apartman çıktı, şimdi sor söyleyeyim seviyorum orayı. Benden 2 sene kadar önce yan binada bizimmiş -şu an Bahçeşehir'de- orada terasta az içmezlermiş. Göremedik, talihsizlik, anamız-babamız geç doğurmuş bizi. Yemek fiyatları 1.5 lira. 5 senedir böyle. Çay fiyatı en son 60 kuruştu. İdare edin artık. Aslında Fen-Edebiyat'ın kültüründe az da olsa isyan olduğu için karşı çıkabilirdi buna. Ama olmadı. Genelde kendi halinde, siyasi örgütlenmeleri saymazsak, a-politik bir hali vardır okulun. Öğrencisi pek etliye-sütlüye karışan cinsten değildir. Ama böyle bir arayışınız varsa bulursunuz yolunu, yok değil çünkü. Ama işte bu bile okulda marjinal olma haline denk geliyor sevgili arkadaşlar. Yani hak aramak, eylem yapmak, etrafa bununla ilgili afişler asmak v.s. Bu yanıyla bakıldığında durum itici, en azından benim adıma öyle. Bomonti'ye gitmekten bahsedeyim azıcık. Osmanbey metro durağında indiğinizde yürüyerek 10 dakikalık bir mesafede. Genel de oradaki esnafa eski bira fabrikasını sorarak bulmanız mümkün. Çünkü orada bir okulun varlığından daha çoğu insan habersiz ama yakında alışırlar. Koca üniversite gözlerinden kaçacak değil ya! Şimdilik aklıma gelenler bunlar. İyi bir Msgsü öğrencisi olun, belki 4 senede bitirebilirsiniz!